Hayatınızdaki insanlara değer vermek zamanla olur ve zaman içerisinde gelişir. Hayatınıza aldığınız insana vereceğiniz değeri kaldırıp kaldıramayacağını aslında hiç sorgulamadan verirsiniz. Oysa ki, her insan her değeri kaldıracak bir karaktere sahip değildir. Vakti geldiği zamanda, kaldırabilecekleri bir değerleri olmayacak. İşte o zaman, insan tüm bedeninde o pişmanlığı yaşayacak. İnsanın yoluna çıkan herkes, harika bir değer sunmaz ya da hissettirmez. Bunu fark edip de değer verdiğinizin değil de, size değer veren insanların yanında olmayı tercih ettiğiniz zaman kendi değerinizi arttırıyorsunuz.
İnsanların size vereceği değeri kendiniz biçersiniz, durumun ne kadar ciddi bir şey olduğunu fark ettiğinizde. Yaptığınız hareketler, davranışlar ve tavırlar bunun hepsine dahil. Bazen siz hak etmeseniz bile hak ettiğinizden çok daha fazla bir değer almış olmanız da hak ettiğiniz anlamına gelmez. Eğer öyle bir durum içindeyseniz, karşınızdaki insanın ve size verdiği değeri sıkıca kavrayın. Her insandan sizi şaha kaldıracak o değeri alamazsınız, çok alışmak da insanı yıpratır.
Farklı zannedip de, çok değer verdiğimiz insanların çöp çıkma ihtimali de çok yüksek. İnsan yaptığı davranışlar ile kendi karakterini belli ediyor. Zaten kendi karakterini belli eden bir insanın karakteri içinde boş yere laf yapmaya asla gerek kalmıyor. Bilip bilmeden bir şeyleri yargılamamanın en önemli faktörü de burada çıkıyor. Kedi kaybettiğini çöpte ararmış. Alıp verme dengesinin sonucunda bir süreden sonra kimseden bir beklentiniz olmuyor, olmadığı gibi tahammülünüzü de yitiriyorsunuz.
Bazen kazanırken kaybedersin, kaybettiğiniz şeyin değeri kazandığınızdan çok daha büyüktür. Yerinin eksikliği açıldıkça fark edilir. Yeri geldiğinde, kaybettiğiniz değerlerin peşinden gidip de istediğiniz kadar özür de dileseniz, uğraşsanız da, asla eskisi gibi olmaz. Çünkü bir kere iyi sandığın o insan çirkin yüzünü gösterdi bile. Çirkin bulduğunuz bir şeyi kabullenir misiniz? Ya da tekrar ona bakar mısınız? Hayır. Yaşadığımız evrende her şey bir uyum içerisinde yaşıyor ve ilerliyor. İşte bundan dolayı, bugün yapılan her şeyin yarın bir bedeli olacak. Acı ya da tatlı, o karma gerçekleşecek. Gerçekleştiği gün, hayatınızda olup biten her şeyi sorguladığınız o gün olacak. “Neden bunu yaşadım” diye sorduğunuz gün, yaptıklarınız aklınıza gelsin. Kendi sorunuzu o şekilde cevaplayacaksınız. ,
Sevginin gerçekten iyileştirebileceği bu dünyada, sevgisiz büyüyüp de var olan sevgiyi reddetmek de insanın kendi tercihi. Sevgisiz büyümek seçenek olmayabilir ama, karşına çıkmış olan ve seni iyileştirebilecek olan o sevgiyi reddetmek tamamen insanın kendi aklını kullanarak verdiği bir karar. Oysa ki sevginin iyileştiremeyeceği hiçbir şey yoktur. Kuantum da buna en büyük örneklerden birisi de olsa, insanoğlunun beynine her zaman her şeyi anlatmak kolay değildir.
Kısacası, kaybettiğiniz değerleri çıktığınız deliklerde aramanız dileğiyle.